Nevruz’da Türk Bayrağı

Hükümet ile HDP’nin ortak açıklamasından sonra çözüm sürecinde mekanizmalar hızlandı.
Ä°zleme komitesinde yer alacak isimler için HDP heyeti, Ankara-Ä°mralı ve Kandil arasında mekik dokuyor.

Öncelikle dikkat çekmek istediÄŸim birkaç nokta var. Ä°zleme komitesinin sayısının fazla olması istenmiyor. Karar alma ve hızlı hareket edebilme açısından komitenin 7 kiÅŸiden oluÅŸması planlanıyor.

Ä°zleme komitesi göreve baÅŸladıktan sonra Kandil ve Ä°mralı ile görüÅŸecek. Hükümetle bir araya gelecek.

Peki izleme komitesi 21 Mart öncesine yetiÅŸir mi? Zor gözüküyor.
Ama bu hafta içerisinde iki önemli adım atılacak.
1-Öcalan’ın yanındaki mahkumların deÄŸiÅŸimi baÅŸladı.
2-KCK’lı hasta mahkumların tahliyesine baÅŸlanılması.

EÄŸer Kandil süreci tıkamak için yeni engeller çıkarmazsa, Nevruz’dan sonra izleme komitesinin göreve baÅŸlayarak, sürecin hızlanması bekleniyor.

Bu süreçte kritik eÅŸiklerden birini de Öcalan’ın Nevruz mesajı oluÅŸturacak. Mesaj görüntülü mü yoksa sesli mi olacak tartışmaları geride bırakıldı. Bu aÅŸamada görüntülü ya da sesli mesaj düÅŸünülmüyor. Öcalan, içeriÄŸi güçlü bir mesaj verebilir. 

Öcalan’ın, “Demokratik siyaset” ve “TarihdaÅŸlık” gibi unsurlara deÄŸinmesi, 10 madde de sıraladığı önerilerinin ruhunu oluÅŸturan, “Gelecek perspektifi”ni paylaÅŸması bekleniyor.  
2013 Nevruz mesajında Öcalan, silahların bırakılması sürecini baÅŸlatmıştı. Ancak Kandil’in Gezi süreciyle birlikte geri çekilmeyi durdurmasıyla çözüm süreci, bir anlamda “Çatışmasızlık dönemi” olarak devam etmiÅŸti. HDP-Hükümet ortak açıklamasından sonraki aÅŸama ise Öcalan tarafından , ”Tahkim edilmiÅŸ çatışmasızlık süreci” olarak tanımlanıyor.

Öcalan’ın 2015 Nevruz’unda vereceÄŸi mesajların 2 yıl önceki açıklamasının bir benzeri olması beklenmiyor elbette ki. EÄŸer 2 yıl önceki mesajın bir benzeri olacaksa, Nevruz açıklamasına gerek var mı?  Bir ileri adıma ihtiyaç var.

Çözüm sürecinin baÅŸarıya ulaÅŸması adına, yasal düzenlemelerin yapıldığı, ortak açıklama ile PKK’nın silah bırakma gündemiyle kongresinin toplamasının istendiÄŸi bir noktaya ulaşıldı.
2013 Nevruzu'nda Öcalan’ın niyet beyanı vardı.

HDP-Hükümet ortak açıklamasında ise bir adım ileri atılıp, karşılıklı irade ortaya konuldu. Burada bir ayrıntıyı paylaÅŸmak istiyorum. Ortak açıklama talebi Öcalan’dan geliyor. Hükümet kendi arasında tartıştıktan sonra, çözüme hizmet edecekse neden olmasın diyor. EÄŸer Kandil’in direniÅŸi olmasa bu açıklama 4 Åžubat’ta yapılacaktı. Sürecin kilometre taÅŸlarından birini oluÅŸturan ortak açıklamada Öcalan, PKK’ya, ”Silahlı mücadeleyi bırakma temelinde stratejik ve tarihi kararı vermek için PKK’yı bahar aylarında olaÄŸanüstü kongreyi toplamaya davet ediyorum” çaÄŸrısını yapmıştı.

Öcalan’ın Nevruz mesajında bir adım daha ileriye gitmesi beklenebilir mi? Aldığım sinyaller o yönde. Öcalan, Nevruz mesajında PKK kongresinin toplanması için bir tarih verebilir. PKK kongresinin silah bırakma gündemiyle Nisan ayında toplanması çaÄŸrısı yapabilir.  
Bu güçlü bir beklenti mi? Bu hafta içindeki trafiÄŸe dikkat etmekte yarar var. 
Çözüm sürecinde algı yönetimi de çok önemli bir yer tutuyor. Ne yaptıysak,  Kürt sorununu bölünme tartışmalarının gölgesinden bir türlü kurtaramadık. Türkiye’nin bütünlüÄŸü açısından tarihi bir süreç yönetiliyor ama bölünme kaygısı henüz zihinlerden izale edilebilmiÅŸ deÄŸil. Önceden Kürt sorununda ikna etmemiz gereken bir yer vardı; Asker. Åžimdi ise millet. 51 vatandaşımızın hayatını kaybettiÄŸi, 6-8 Ekim olayları sırasında Karadenizli bir vatandaşımız,” Barış olacaksa, Öcalan’ı evimde misafir etmeye hazırım” demiÅŸti. Kamuoyunun ikna edilmesi kimi zaman semboller üzerinden yürüyor.  Diyarbakır’da 1 milyona yakın bir insanın toplandığı Nevruz meydanında Türk Bayrağı asılamaz mı?

Meydanda herkesin eline Türk Bayrağının verilmesini beklemek ya da meydanının Türk Bayrağı ile donatılmasını istemek gerçekçi olmaz. Çözüm sürecine de hizmet etmez. Birbirimize bir ÅŸeyler dayatarak çözümü gerçekleÅŸtirmeyeceÄŸiz. Bu bir dayatma deÄŸil, cevabı merak edilen bir soru.

Nevruz meydanında sembolik deÄŸeri yüksek yerlerde ya da belli bir sayıda katılımcının elinde Türk Bayrağı dalgalandırılabilir mi?

Burada iki kritik nokta var.

1-BayraÄŸa herhangi bir saldırı ya da saygısızlık yaÅŸanır mı? 
2-Türk Bayrağı ile örgüt flamalarının yan yana görüntü vermesi Türkiye’nin diÄŸer bölgelerinde nasıl algılanır? 

Türk Bayrağı aynı zamanlarda Kürtlerinde bayrağı. Dünyanın hangi köÅŸesinde bir Kürt başı dara düÅŸse o bayrağın dalgalandığı topraklara sığınıyor. Kobani’den, Åžengal’den, Halepçe’den gelenlerin olduÄŸu gibi. Ayrıca o bayrak rengini Kürt, Türk demeden ÅŸehitlerimizin kanından alıyor. Ancak bu ülkede Bayrak, Ä°stiklal Marşı çok yanlış yere bir dayatma ve inkar aracı olarak kullanıldığı için, Nevruz meydanında Türk Bayrağının dalgalanması konusunu dahi ancak çözüm süreci belirli bir mesafe aldıktan sonra dile getirebiliyoruz. Ayrıca bunun bir dayatma olmadığının altını binlerce kez çizmek suretiyle.

DüÅŸünün Kürtler,  Türk Bayrağının da dalgalandığı Nevruz meydanda barışı konuÅŸuyor. Bu görüntünün Karadeniz’de, Ege’de yansıması nasıl olur? Bin tane açıklama yapın, yüz defa söz verin tek bir kare bayrak görüntüsü tüm algıları yıkar.

Hem ayrıca seçimlerde yüzde 10 barajını aÅŸmayı hedefleyen HDP’nin en büyük argümanı “TürkiyelileÅŸme” deÄŸil mi? Bundan daha güzel bir TürkiyelileÅŸme görüntüsü olur mu?
Madalyonun bize bakan bir yüzü var. Ankara’nın göbeÄŸinde Türk Bayrağını indiren Kürtlerden, Nevruz meydanında Türk Bayrağını dalgalandıran Kürtlere ulaÅŸmak…  
Neden olmasın?

YENÄ°ÅžAFAK